Dünyanın etrafını güneş enerjisi kullanarak hiç yakıt kullanmadan dolanabilecek bir uçak düşünün. Bilim-kurgu senaryosundan değil, çoktan başarıya ulaştığı söylenebilecek gerçek bir projeden bahsediyoruz: güneş enerjisi ile çalışan ilk uçak Solar Impulse bu yazımızın konusu. Temiz enerji ve daha iyi bir dünya hayalleri ile yola çıkan iki insanın yenilikçi ruhlarının yardımıyla neler başarabileceğine hepiniz çok şaşıracaksınız. Çünkü İsviçreli mühendis ve iş adamı André Borschberg ile psikiyatrist Bertrand Piccard tarafından başlatılan ve onlar tarafından yönetilen Solar Impulse projesi kapsamında şu ana kadar iki adet güneş enerjisi ile çalışan uçak üretildi ve binlerce kilometrelik uçuş gerçekleştirildi!
Solar Impulse uçakları nasıl çalışıyor?
Bu olağanüstü yakıtsız uçaklar kanat yüzeylerine yerleştirilen ve güneş enerjisini toplayan paneller ile tamamen kendi ürettikleri enerjiyi kullanarak çalışıyorlar. Projenin prototipi olarak üretilen “Solar Impulse 1” adlı uçak bu şekilde dokuz saatlik gece uçuşunu da kapsayan bir tam gün boyunca uçuş yapabiliyor. “Solar Impulse 2” uçağı ise 2014 yılında tamamlandı ve birçok başka geliştirmenin yanında daha gelişmiş güneş enerjisi toplayıcılarına ve daha güçlü motorlara sahip. Proje kapsamında üretilen uçakların ikisi de yolcu taşımak için dizayn edilmemiş. Fakat çevreye duyarlı enerji kaynakları yaratmak konusunda önemli bir mesaj ve sonrasında atılabilecek daha köklü adımların bir sembolü olarak görülüyor.
42.000 kilometrelik başarılı uçuş!
Sadece 2015 yılı Mart-Temmuz ayları arasında bir damla yakıt bile kullanmadan Solar Impulse 2 rotası üzerinde gerçekleştirilen uçuş Abu Dhabi ve Umman arasında başladı ve Hindistan, Çin, Japonya ve Pasifik Okyanusunu aşarak Hawaii’ye kadar başarıyla devam etti. Atlantik okyanusu ile beraber iki okyanus aşan, yaklaşık 120 saat solo uçuş yaparak bu alanda bir rekor kıran Solar Impulse uçağı şimdilik görevini tamamlamış olmanın gururu ile kendine dost yeni projeler bekliyor!
Temiz ve yenilenebilir enerjinin önemi
Fosil yakıtların tükenebilir kaynaklar olduğu ve bu hızla kullanmaya devam edersek çok yakında bizi çok büyük enerji sorunları ile karşı karşıya bırakabileceği bir gerçek. Rüzgâr enerjisi, güneş enerjisi ve su enerjisi ile üretilebilen yenilenebilir enerji ise tüm dünyada hızla yaygınlaşan ve uygulanmaya çalışılan en büyük çözümlerden biri. Yenilenebilir olmasının yanında bu enerjilerin büyük oranda temiz üretim ve tüketim olanakları sağlıyor olması çevre kirliliği konusunda da çok büyük avantaj sağlıyor.
Solar Impulse projesinde de görebileceğimiz üzere geleceğin teknolojisine hayat vermeye en iyi aday olan yenilenebilir enerjinin faydaları saymakla bitmiyor. Proje sahibi kişilerin de sıkça bahsettikleri bir başka sonuç da, ucuz çözümler sağlayan yenilenebilir enerjinin insanların hayat kalitelerini arttırmada çok başarılı olacağı yönünde.
Güneş enerjisi ve Solar Impulse
Güneş enerjisinin kullanımı güneşin füzyon sürecinde ışınım yolu ile yaydığı enerjinin güneş enerjisi sistemleri ile insanlığın kullanabileceği hale getirilmesine bağlıdır. Güneş enerjisi ile çalışan ilk uçak Solar Impulse, bizlere güneş enerjisinin kullanım alanının gelecekte ne kadar daha genişleyebileceğini gösteriyor. Aslına bakılırsa güneş o kadar güçlü bir enerji yayar ki eğer insanlar küçük bir bölümünü dahi verimli bir şekilde kullanabilse dünyadaki tüm enerji tüketimine eşit bir üretimden bahsetmek mümkün olabilir. Örneğin Solar enerji sistemleri, değişen ölçülerde enerji üretimi yapan ve gerektiğinde evlerin, iş yerlerinin ve hatta dış mekânların çok büyük enerji ihtiyaçlarını karşılayabilen ürünlerdir. Bunun yanında daha küçük çaplı üretimlerle kendi enerji ihtiyacını karşılayan lamba, aydınlatma sistemleri gibi ürünler ve enerji depolaması yapan güneş enerjisi şarj aletleri gibi kullanışlı araçlardan bahsedebiliriz.
Yorum Yap